Karşılıksız çek mağdurları: Cezaevleri

Yaşayarak gördük, cezaevleri tıklım tıklım. insanlar yerlerde yatıyor.ne dogru dürüst yemek, ne havalandırma, nede sıcak su. suç ayrımı var diyorlar. nerde hırsızla, gaspçıyla, dolandırıcı ile aynı koguştayız. insan hakları sadece pkk lılara ve apo itine var. sagolsun devletimiz bu şerefsizleri rahat ettirebilmek için ne gerekiyorsa yapıyor. adamın koguşu 80 cm. küçük diye dünya ayaga kalkıyor. adama kuş tüyü yastıklar, ortopedik yataklar veriliyor.çek mahkumları belki 100 yıllık leş gibi yatak ve battaniyelere talim ediyor. evet cezaevleri tıklım tıklım. bu yıl sonu bunlara çekçiler ve kredi kartı magdurlarıda eklenecek. durum dahada vahimleşecek.cezaevlerinde görüş ve iletişim başlı başına sıkıntı. cezaevleri bir kıvılcım bekliyor. ha patladı ha patlayacak. şu anda devlet içeriye hakim. en ufak hareketlenme çok şiddetli şekilde bastırılıyor. dışarıya ses çıkmıyor. bunu ancak mahkum ve yakınları biliyor. evet cezaevleri hareketlenmeye başladı. en ufak bir kıvılcımda patlayacak. dün urfa, bugün konya kimsenin bir şeyden haberi yok. bu kıvılcım yayılmaya başladımı olayların önüne geçmek mümkün olmayacak. birileri çok agır bedeller ödeyecek ama arkadakiler rahat edecek. bu zulum yasası karşılıksız çeke hapis cezası bitmediği sürecede bizlerin dertleri devam edecek. bunun için yumurta kapıya gelmeden mücadele hızlandırılmalı.

SAMİ KAL

1 yorum:

Adsız dedi ki...:

23 Eylül 2010 12:18

Mahkûmlar 'Açık Görüş' Kararının Uygulanmasını Bekliyor...

Danıştay'ın verdiği karara göre, mahkûmlar birinci derece yakınlarının dışında kişilerle açık görüş yapabilecek.

Bir mahkûmun açtığı davayı karara bağlayan Danıştay, mahkûmların birinci derece yakınlarının dışında kişilerle açık görüş yapabileceğini belirtti.

Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını Sincan F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda infaz eden bir mahkûm, 2006'da Danıştay 10'uncu Dairesi'ne başvurarak kendisi gibi bekâr ve anne babası hayatta olmayan hükümlülerin açık görüş olanağını kaldıran "Hükümlü ve Tutukluların Ziyaret Edilmeleri Hakkındaki Yönetmeliğin" 14'üncü maddesinin iptalini istedi.

Savunma ise, "güvenlik zafiyetini engellemek amacıyla kapalı görüşe gelebilecek kişiler ile açık görüşe gelebilecek ziyaretçiler arasında ayrıma gidildiğini" belirterek davanın reddini istedi.

Dosyayı inceleyen Danıştay Tetkik Hâkimi, mahkûmun itirazını geçerli buldu. Hâkim, 5275 sayılı kanunun "hükümlüyü ziyaret" başlıklı 83'üncü maddesinin, Adalet Bakanlığı'na açık ve kapalı görüşlerin yalnızca saat, yer ve süre gibi koşullarını düzenleme yetkisi verdiğine dikkat çekti. Danıştay savcısı bu görüşe katılarak, kanunun Adalet Bakanlığı'na ziyaretçileri belirleme yetkisini vermediğini vurguladı. Savcı, ziyaretçileri sınırlayıcı düzenleme getiren yönetmeliğin 14. maddesinin, Anayasa'nın 124. maddesine ve normlar hiyerarşisine uymadığını kaydetti.

Danıştay hem yönetmeliğin 14. maddesinin iptaline, hem de 658.7 liralık mahkeme masrafının davcıya ödenmesine karar verdi. Karara 30 günlük yasal süre içinde itiraz gelmedi. Böylece, yaklaşık 10 yıl önce F Tipi'ne gönderilen ve o günden beri de anne, baba, eş, çocuk ve torunları dışında hiç kimseyle açık görüş yapamayan siyasi mahkûmları sevindirecek karar kesinleşti.

Karar Uygulanmıyor

Adalet Bakanlığı, kararı cezaevlerine tebliğ etti. Ancak kararın üzerinden neredeyse 10 ay geçmesine karşın F Tipi Cezaevlerinde kalan mahkûmlara bildirim yapılmadı. Mahkûmlar, diğer cezaevlerindeki hükümlülerle mektuplaşırken gelişmeden haberdar olabildi.